Fuzuli Bayat: Köroğlu: Şamandan Âşıka, Alptan Erene. Akçağ Yayınları, Ankara 2003, 176 S., ISBN 978-975-3384438 |
Eserde ayrıca Köroğlu Destanı'nın, değişik Türk şivelerinin yanı sıra, en az yedi dilde; Ermenice, Gürcüce, Kürtçe, Abazaca, Arapça, Tacikçe, Afganca ifade edildiği de ortaya konuyor.
Yazar, buradan hareketle Köroğlu Destanı'nın tarihî ve mitolojik yönünü ön plana çıkartıyor; bununla da bütünü hakkında bilgi veriyor.
Fuzuli Bayat, sözlü gelenekte, tam dört asırdan fazla ifade edilen Köroğlu Destanı'nı âşık edebiyatının en değerli ve en önemli parçası olarak niteliyor ve şimdiye kadar Köroğlu'nun on üç halkın edebiyatında yazılı şekilde mevcut olduğunu ifade ediyor.
Yazar, "Köroğlu: Şamandan Âşıka, Alptan Erene" adını verdiği eserinde Köroğlu Destanı'nın yayınlanan bütün kitaplarını, ayrı ayrı kollarını bir araya getiriyor ve bilimsel bağlamda tek bir Köroğlu Destanı oluşturuyor; destanın esasını oluşturan öğeyi ortaya çıkarmaya çalışıyor.
Eser, "İçindekiler", "Ön Söz", "Giriş", "Sonuç" ve "Kaynaklar" hariç; "Kör-oğlu = Gur-oğlu", "Kör = Gur (Mezar) Paraleliği ve Işık Zıtlığı", "Hak Vergisi = Buta", "Âşıklık Öğesi", "Eren Olarak Kurulma", "Eren = İren Sentezi", "Hak ile Hak Olmak", "Ölmeden Evvel Ölmek", "Kızılbaşlık", "Erenlik ve Dini İdeoloji", "Trikisterlik" ve "Baba Derviş Etkisi" adlı on iki bölümden oluşuyor.
Eserde, "Kör-oğlu = Gur-oğlu" başlığı altında "İkizler Miti", "Köroğlu Bozkurt ilişkisi", "Dağ Ruhu ve Doğumda Rolü" ve "Köroğlu, Mitolojik Ana Kompleksinde" hakkında bilgiler veriliyor.
Yapıtın, "Hak Vergisi = Buta" adını taşıyan kısmında "Köroğlu'nun Âşık Olarak Kurulmasında Eski İnançların Fonksiyonel Rolü", "Bade İçme", "Halk Sufizmindeki Bade Kavramının Semantiği" ve "Butanın (Badenin) Sunulma Şekilleri" üzerinde duruluyor.
"Eren = İren Sentezi" konusunda "Erenlikte Kırklar Kültü" ve "Şamanlık Ereninin / İreninin İslamî Erene Transformasyonu" ele alınıyor.
"Ölmeden Evvel Ölmek" başlığıyla "Ölüp Dirilme veya Mistik Ölüm" ile "Maddi Ölüm" irdeleniyor.
Eserde "Kızılbaşlık" konusu "Köroğlu'nun Mezhep ve Sosyal Açıdan Değerlendirilmesi" ile "Kızılbaşlık=Türkmenlik Meselesi" alt başlıklarıyla işleniyor.
"Erenlik ve Dini İdeoloji" kısmında "Eski İnançlara Dayalı Kutsal Rakamlar", "Ahilik veya Fütüvvet İdeolojisi", "Dervişlik, Kalenderlik, Abdallık Makamları" ve "Dini Tassub ve Etnik Zıtlıklar" konularına değiniliyor.
Eserin "Baba Derviş Etkisi" başlığını taşıyan bölümünde "Babaîlerden Celalîlere Kadar" ve "Köroğlu'nda Eski Işığın Yeni Işığa Transformasyonu" hakkında bilgiler sunuluyor.
Fuzuli Bayat, eserinin "Giriş" kısmında,
"Oğuz epik an'anesinde Tanrıoğlu - kurtarıcı tipi Köroğlu'nun simasında yeniden – hak, adalet sembolü olarak destan kahramanına çevrildi. Köroğlu sosyal hayatta göçebe kavmin hakkını savunup bozulmuş eski Türk töresini yeniden kurarken, manevî âlemde eski inançların yeni şekli niteliğinde olan ve genelikle batıni inanç gibi değerlendirilen heterodoks akımların tastiki için savaşır. Bu anlamda Köroğlu, Oğuz alpleri içinde esasen yerel yöneticilere ve kısmen de kendi hükümdarına karşı (tabiî ki, devlete karşı değil) savaşan tek kahramandır. Bunun sebebi eski Tanrıoğlunun (Bozkurt'un) yeni kültür birikiminde batıni inançlara dayalı Babaîler olayının ve ondan sonraki harekatların etkisiyle biçimlenmesidir.
Şimdiye kadar Köroğlu Destanı daha çok tarihi-sosyolojik, kısmen de mitolojik yönden incelenmiştir. Tarihi perspektifte Köroğlu, destan geleneğine yaslanarak öğrenildi. Bunun gerekli olduğu kanısındayız. Nitekim destanlar sözel tarihi yaşatma açısından halk edebiyatı türleri içinde ön önemli yerlerden birini tutmaktadır. Ancak Köroğlu'nun başka tarafları olduğu ve destanın temelini oluşturmakta ve bu kadar geniş alana yayılmasında tarihi Köroğlu'dan daha önemli olan ve gen hafızamıza yer edinen bir mitolojik Köroğlu da vardır. İşte bu kitapta amaçlanan hedef nokta dini-mitolojik sistemimizde Köroğlu fenomenolojisi öğrenmek, değişen ve yenilenen kültür sürekliliği içinde bugüne kadar dikkatten kaçan olguları araştırmaktır."diyor. Burada düştüğü notta, yazar "Tanrıoğlu" kavramını şu şekilde açıklıyor:
"İlmi literatürde mitolojik kahramanlar üç tipe ayrılmaktadır: 1) İlk Ata, 2) Demiurg (Türetici Ata), 3) Medeni kahraman (Meletinskiy, 1989, s.21) İlk Ata dünyadaki hayvanların, insanların, tabiat nesnelerinin yaratıcısıdır. O, zooantropomorf görünüşe (yarı hayvan, yarı insan) sahiptir. Demiurg tabiat olayları ve kozmik nesneleri (yıldız, dağ, taş, çay, orman vb.) oluşturur veya kendisi bunlara dönüşür. İlk Ata yaratıcı, doğurucu ise Demiurg, belirli bir şeyden (meselâ toprak, taş, çamur, kemik vs.) ikinci bir şeyin oluşmasına katkıda bulunur. Yani İlk Ata, Tanrı fonksiyonunu üstlenerek yoktan var edendir. Demiurg'un böyle bir fonksiyonu yoktur. Medeni kahraman ise insanoğluna gerekli ihtiyaçların (Meselâ ateşin, bitkinin, aletlerin vs. temin edilmesini sağlar.) ilk bulucusudur. (Medeni kahramanla ilgili geniş bilgi için bak: Meletinskiy, 1963, s.23; Meletinskiy, 1976, s.178-194) Bu Bölüm Türk mitolojisine bütünüyle uymaz. Ancak medeni kahraman Türk mitolojik sisteminde de mevcuttur. Köroğlu bazı yönleri ile medeni kahramana benzese de, biz terim olarak Tanrıoğlu birleşik kelimesini kullanmayı yararlı bulduk." [KanalKultur]
Fuzuli Bayat: Köroğlu: Şamandan Âşıka, Alptan Erene. Akçağ Yayınları, Ankara 2003, 176 S., ISBN 978-975-3384438
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder