Süheyla Taşçıer |
kudurmuş hava
habercisi sinsi dumanın
tozlu bıyıklarıyla
binmiş dağların sırtına
kundak
kundak
ölüme kafa tutamıyor güneş
ayın her haline
dilek tutuyor
dağ eteğindeki
ana
bacı
görülmüştür ibaresinin dallarına
tutunmuş kızıl yarların
menekşe seslerinde titriyor
adı
hasret gövdeleri
ne zaman
ne zaman
unuttuk
bizim olan dağlara
türküler yakmayı
kutsanmış sularda yıkanmayı
yok oluyor şehirler
et
et
etler yapışıyor balçık toprağa
anaların ateşinde
billur delikanlıların adları akıyor
ben
mehmet
ben
hasan
ben
ali
ben
binlercesi
duvarın arkasındaki
laz şükrüye
kürt bedrinin oğullarının sünnetinde
en tatlısından yapmıştın şerbeti
sen alevi kadını mürüvvet
uykun yastıkta
sahura gözlemeler açmıştın
çatı komşun sevim annelere
onikiler aşkına
ortak kaynardı aşure kazanı
ne zaman
ne zaman
unuttuk
harflerin sesini
ceninler
ceninler
benim adım ne
benim adım ne [© Süheyla Taşçıer - KanalKultur]
[3 Ocak 2009]
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder