© Roz Kohen - 1946 temmuz'unda, babam İsak Kohen kucağında 3 aylık ablam Dora ile Şişhane'nin yakınındaki Tozkoparan semtinde... |
[KanalKultur] - II. Cihan Harbi sona ermiş, annem Ester hem anne hem babasını kaybetmiştir...
Annem 36, babam 40 yaşında çocuk sahibi olurlar.
Kış aylarında çocukluğumuzda sık sık Tozkoparan'a doğru yürür; şimdi koca bir otoparkın bulunduğu yerdeki çocuk bahçesine ve dram tiyatrosuna gidilirdi.
O yıllarda İstanbullu Yahudiler Kasımpaşa, Kuledibi, Azapkapı, Doğruyol, Tozkoparan, Beyoğlu ve Tünel civarında otururdu. Bu semtlerde çocuk ve çay bahçeleri hatta Haliç'e bakan gazino bile vardı.
Kuledibi'nde ise türlü esnaf, kasap, kırtasiye, manav gibi dükkanlar bulunur; bizimkiler tüm ihtiyaçlarını yürüme mesafesindeki bu bölgede karşılardı.
Tabii Musevi Lisesi ve Havralar da gene evden 5 dakikalık bir yürüme mesafesinde Şişhane'deki Mektep ve Büyük Hendek Caddesi'nde idi.
Çocukken hafta arasında sık sık Tünel'deki büfe ve pastahanelerde ponçik kaşarlı tost yemeğe giderdik.
Hafta sonunda ise, Beyoğlu'ndaki sinemalara gidilirdi. Sinemaların en eskileri Melek, Ar, Lüks, Saray ve Atlas'tı.
Pazar sabahları, babam bizi "Ar Sineması"na çizgi film izlemeye götürdü...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder