Bu Blogda Ara

18 Temmuz 2013 Perşembe

Ali Şehepli: Şeref

[© Ali Şehepli - KanalKultur] "Şeref", Türkiye'nin mümtaz bir kentindendi. Sağlık sorunları nedeniyle Almanya'ya gelen ve "geçici oturum"larla orada; annesinin yanında yaşayan bir Almancı kıza gönül verdi. Dünürcü gönderdi; istetti. Resmî nikâhsız evlendiler. Tabii Almanya'ya "hemen" gidemedi. Ama orada yeri yurdu hazırlandı.

Gönül verdiği kızın ardı sıra yollara düştü. Doğu Avrupa'yı aştı. Polonya'dan bir gece yarısı yavuklusunun yaşadığı ülkeye giriş yaptı. Nehiri geçmiş, üstü başı çamur içinde kalmıştı. Kendisine öylece rastlayan bir Alman'ın arabasının bagajında yavuklusuna kavuştu...

Bir süre sonra, ülkesinde politik takibata uğradığını ileri sürdü. "Mülteci" oldu. Evrakları soruşturuldu. Zaman da ilerliyordu. Sınır dışı edilme kaygısı giderek artınca bir çözüm bulundu. Kayınpederi uzun yıllar önce kaynanasından ayrılmıştı ve kaynanası duldu. Konsolosluğa gittiler. Önce "kaybettiği" pasaportunu çıkardı. Ardından kaynanasıyla resmî nikâh kıydı.

Nikâhsız evlendiği eşi, üvey kızı oldu. Kendisi de nikâhsız eşinin üvey babası... Resmî makamlara yeni medenî haliyle oturma izni alabilmek için başvurdu. Zorunlu ve geçici bir süre için, Türkiye'ye döndü. Bu arada, nikâhsız evlendiği "gayri resmî" eşi, resmî üvey kızı, kendisinden hamile kalmıştı. Resmî nikâhlı eşi kaynanası da kızıyla Türkiye'ye gitti. Doğumun ardından hep birlikte geri döndüler.
Nikâhsız eşinden, sonrasındaki üvey kızından bir kızı olmuştu...

Bebek, nikâhlı eşi kaynanasının yani nenesinin -anneannesinin- üzerine kayıtlandı: Üvey kızının üvey kardeşi olarak...

"Şeref", resmî nikâhlı eşinin yardımıyla bir dönerci dükkanı açtı. Çat-pat Almancasıyla Alman kadınlara da göz koydu. Nihayetinde birisiyle birlikte yaşamaya başladı... Almancasını da geliştirdi...

Bu arada, resmî makamlar nikâhsız eşine, resmî üvey kızına, oturma izni vermekte gönülsüz olmuştu. Düşünüldü, taşınıldı. Danışıldı... Onun için de bir çözüm yolu bulundu. Bir Alman'la evlendirildi... Neticede, "üvey baba"nın üvey bir damadı oldu...

Yasal olarak evlendiği Alman'la "Şeref"in nikâhsız eşinin, resmî üvey kızının beraber yaşaması gerekti. Alman'ın kat kat elbiseleri, iç çamaşırları ve pijamaları eve taşındı; ki, polis evliliğin gerçekten olup olmadığını kontrol ederse, kanıt olsun diye... Sonuçta, o da süresiz oturma izni alabildi...

Yıllar, sonra durum şuydu:

"Şeref", halen gayet mutlu şekilde Alman bir bayanla birlikte yaşıyordu. Değişik Alman kadınlardan çocukları vardı. Resmî eşi - gayri resmî kaynanası - ondan resmen ayrılmış; bir başkasıyla evlenmişti. Nikâhsız eşi, resmî üvey kızı da Alman'dan ayrılmış; başka biriyle yeni bir yuva kurmuş; ondan bir kızı olmuştu... Nikâhsız eşin ilk kızı, ikinci kızının resmen teyzesiyse, hepsinden bağımsız, kendi evine taşınma derdindeydi... [© Ali Şehepli - KanalKultur]

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder